Kaldıraç Etkisi, Ekim Nazım Kaya’nın girişimcilik üzerine düşüncelerini ve deneyimlerini paylaştığı, pek çok girişimcinin de kendi tecrübeleri ile katkıda bulunduğu crowd-sourced bir kitap. Başka bir açıdan bakarsak, bu kitap Ekim’in diğer girişimcilerle bağlantı kurmak, kendi kamuoyunu yaratmak ve Türk internet girişimciliğinin 1. liginde yer almak için yaptığı bir çalışma. Kitabın içeriğinin yanısıra, Ekim’in diğer yazarları projeye dahil etmek ve kitabı tanıtmak için yaptıklarından da alınacak çok ders var. Ekim Nazım Kaya’nın yazdıklarından aldığım bazı notlar şunlar:
- Hayatınızı anlamdırmanın yolunu arayan bir insansanız, büyük ihtimalle bu tüketerek değil, üretimle olacaktır.
- Ne yapmalı? İdeal durum, “Bu alanda öyle birikimli ve özveriliyim ki, rakibim olmak istemezsiniz” diyebileceğiniz bir konu olması.
- Henüz yeterince büyük olmayan, dolayısıyla büyük şirketin şimdilik girme ihtiyacı duymadığı bir alana oynayabilirsiniz.
- İş birimleriyle konuşmalı, yaşadıkları sıkıntıları görmeli ve pratik bir çözümü kısa sürede geliştirebilmelisiniz.
- Bir internet girişimcisi için ideal olan, “bir kez yapıp, pek çok kez satmak“tır.
- Kendinizi büyük bir şirketin iş biriminde görevli bir personelin yerine koyun: Temel prensip “bana faydası ne” sorusunun yanıtını net olarak verebilmektir.
- Bir diğer motivasyon unsuru ise rekabettir. Şirketler, rakiplerinin gerisinde kalmamak için onların kullandığı ürün ve hizmetleri denemeye açık olacaklardır.
- Teknik personelin aranacağı yer kariyer siteleri değil, üniversitelerdir.
- Mark Zuckerberg’den, Bill Gates’den gelecek kişisel bir maili cevapsız bırakmadınız, değil mi? Neden? Çünkü bir cevabı hak edecek başarılara imza attılar. Mailine cevap almak doğuştan değil, çalışarak kazanılan bir haktır.
- Yöneticilerin masasına girmenin yolu: Ürününüzün faydalarının kısaca anlatan bir blog yazısı yazın. Yazının sonuna hedef kitlenizde yer alan firmaların yöneticilerinin adlarını girin. Adı geçen yöneticilerin masasına giden raporlarda yer alacaksınız.
- Yöneticilerin bir kısmının Google’da kendi isimlerini aradığını varsayarak, bu isimlerin anahtar kelime olarak kullanıldığı reklamlar verebilirsiniz.
- Artık müşterilerimize sunduğumuz faydayı ve zaman zaman aldığımız övgüleri ödül olarak değerlendiriyor, yarışmalarla ilgilenmiyoruz.
Diğer yazarlardan aldığım notlar:
- Kurumsal pazarda güvenin ve iletişimin değeri çok fazladır. Müşterinin bilgi kaynağı olmak, onların güveninin sağlamanın ve korumanın en hızlı yoludur. Her ay, “dijital bankacılık ligi” adı altında, bankaların dijital performanslarını sıralayan ve karşılaştıran bir çalışma yapıyoruz. İnsanlar, kendi markalarının o ay nasıl performans gösterdiğini kolayca görebiliyorlar. Bu çalışmayı yapmak, her aybaşı, müşterilerimize kendimizi hatırlatma fırsatı veriyor. (Özgür Alaz)
- Pazarlama dökümanları geliştirilmeden ürünü bitmiş saymıyoruz. (Özgür Alaz)
- Bir insanın kendi işini yapması bulunduğu ortamla çok ilişkili. Belki benim ailemde herkes girişimci olsaydı, benim de aklımdan girişimcilik dışında başka bir şey geçmeyecekti. (Sina Afra)
- Asla tam olarak bilmediğiniz bir işe girmeyin, girecekseniz de mutlaka gidin bu işi yapan birinin yanında biraz zaman geçirin. (Alper Akcan)
- Uzmanlığınızı belli bir dikeyle sınırlayıp, o dikeyde araştırma ve pazarlama faaliyetleri sürdürerek çok ciddi yol alabilecekken birçok dikeyde iş yapıyor olmanın kaybettireceği fırsatların maliyetlerinin iyi hesaplanması gerekiyor. (Devrim Demirel)
- Kullanıcı profili birebir benimle örtüşmeyen bir site için benim internet kullanım biçimim ve tercihleri doğru bir kaynak olamaz. (Aslı Gökdere)
- Ani karar vermeyeceksin, an gelecek tükürdüğünü yalamayı da bileceksin. (Orkun Tekin)
- Türkiye’de, B2B ürün satışlarında ürünün kalitesine değil, şirketin referanslarına önem veriliyor. (Fatih İşbecer)
İnşallah bu kitap Türk internet girişimcileri arasında bilgi ve deneyim paylaşımı kültürünün oluşmasına önayak olur.